Dün İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü imzasıyla, OSGB’lerce ve bireysel İSG profesyonelleri tarafından sunulan hizmetler ile ilgili hizmet yönetim rehberleri ve kontrol formları yayımlandı.
İSG Profesyonelleri Hizmet Yönetim Rehberi
İSG Profesyonelleri Yönetim Rehberi Kontrol Listesi
OSGB Hizmet Yönetim Rehberi Kontrol Listesi
Bakanlığın İSG hizmetlerinin sunulmasıyla ilgili asgari hizmet seviyelerini belirlemek ve gerek OSGB’lere, gerekse iş güvenliği profesyonellerine yönelik performans değerlendirmesi yapmak istediği anlaşılıyor. Ne var ki, bunu yapmak için ortaya konan hizmet rehberleriyle ilgili bazı eleştirilerimiz mevcut.
Rehberlerdeki metnin genelinde bizlere ışık tutacak net ifade ve kriterlerden ziyade, muğlak ve subjektif ifadelerle karşılaştık. Bu tür muğlak ifadelerin özellikle iş kazası ceza davalarında haksız yere yargılanan uzmanlar aleyhine nasıl yorumlanabildiğini bildiğimiz için mutlaka düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Özellikle İSG Profesyonelleri için hazırlanan dokümanda, biz iş güvenliği uzmanlarının 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve bağlı yönetmeliklerde çerçevesi çizilmiş görev ve sorumluluklarıyla çelişen hususlar tespit ettik.
İş güvenliği uzmanları yasada herhangi bir icrai ve cezai yetkisi olmayacak şekilde kurgulanmış, buna paralel olarak da işyerinde rehberlik, danışmanlık, eğitim hizmeti vermekle “işverene karşı sorumlu” kılınmıştır. Buna mukabil işyerinde iş güvenliğiyle ilgili tüm tedbirleri alacak olan elbette ki işverendir. Ne var ki, söz konusu hizmet rehberinde bu sorumlulukların işverenden alınarak iş güvenliği uzmanının omuzlarına yüklendiği gibi anlaşılabilecek bir manzara söz konusudur.
Dahası rehberde tasvir edilen ideal dünya ile nefes aldığımız gerçek dünya arasında uçurumlar mevcut olduğunu görüyoruz. Bu yönüyle sanki daha önce ISO 9001 benzeri bir kalite yönetim sistemi için hazırlanmış bir dokümandaki “kuruluş” sözcükleri çıkarılmış, yerlerine de “İSG Profesyoneli” konulmuş gibi bir izlenim veriyor. Metinde cömertçe sıralanan tüm bu işlerin takibini yasal süreler çerçevesinde küçük atölyelere ayda 2 saat ziyaret ederek nasıl yapacağımızı, mahalle arasındaki inşaatlarda bu kriterleri nasıl sağlayacağımızı bilemiyoruz.
Dahası, metinde yer alan bazı sorumlulukların iş kazası ceza davalarında savcı, hakim ve bilirkişilerce farklı yorumlanarak zaten muzdarip olduğumuz “günah keçisi” kavramına bizi birkaç adım daha yaklaştıracağından endişeliyiz.
Biz iş güvenliği uzmanları etkinliğimizin ve performansımızın değerlendirmesine karşı değiliz. Bilakis görevini kasten ihmal eden, daha da ileri giderek belge kiralama şeklinde usulsüzlüklere dahi yönelen yanlış kişilerin tespiti ve aramızdan ayıklanmasını biz de isteriz. Fakat bunu yaparken ilave sorunlara yol açmamak için, iyi niyetle hazırlanmış olan bu metinlerin yukarıda belirttiğimiz hassasiyetlerimiz de gözetilerek tekrar ele alınmasını istiyoruz.
KIRMIZI BARET
20.03.2018